ALLAH DÜNYAYI OKADAR GÜZEL YARATMIŞ Kİ İNSANIN BIRAKIP TA GİDESİ GELMİYOR!

A peaceful wooden gazebo in a vibrant garden featuring a lush pond and diverse plants in summer.
Okuma süresi: 2 dakika

“ALLAH DÜNYAYI OKADAR GÜZEL YARATMIŞ Kİ İNSANIN BIRAKIP TA GİDESİ GELMİYOR!”

Dr. Vehbi KARAKAŞ

Bu yazının başlığında gördüğünüz cümleyi, ben, bir mecliste söylediğimde dinleyenlerden biri sordu:

-Öyleyse Allah ne diye bizi öldürüyor ve neden bizi bu mükemmel dediğiniz dünyadan alıp tanımadığımız yerlere gönderiyor?

Ben de:

-Siz annenizin karnında iken şu anda içinde bulunduğunuz bu dünyayı da tanımıyordunuz, değil mi?

Evet.

– Niçin geldiniz?

-Ben gelmedim ki, getirildim.

-Getirildiğinden memnun musun, değil misin?

-Memnunum.

-O zaman daha fazla dertlenmeye gerek yok. Hamdolsun o Allah’a ki bizi annemizin karnı gibi alandan çıkardı, böyle mükemmel bir dünyaya getirdi.

-Getirdi ama burada da durdurmuyor, belli bir sure sonra öldürüyor, götürüyor…

-Evet götürecek.

-Niçin?

-İçinde bulunduğumuz şu dünyadan çok daha güzel bir dünyaya kavuşturmak için, dedim.

Yine sordular:

-Bundan daha güzel bir dünya mı var hocam?

-Evet, dedim, hem de çok çok daha mükemmel bir dünya var. Onun adı ahiret. İnananlar için onun bir adı da cennet. Dünyanın ve ahiretin sahibi Allah:

وَمَا هٰذِهِ الْحَيٰوةُ الدُّنْيَٓا اِلَّا لَهْوٌ وَلَعِبٌۜ وَاِنَّ الدَّارَ الْاٰخِرَةَ لَهِيَ الْحَيَوَانُۢ لَوْ كَانُوا يَعْلَمُونَ

“İyi bilin ki, şu dünya hayatı (çocukların oynadığı oyun ve oyuncağa benzer) boş bir oyun ve oyuncaktan başka bir şey değildir. Âhiret yurduna gelince, işte gerçek hayat odur. Keşke bunu bilmiş olsalardı!” [1]Ankebût, 29/64 buyuruyor.

Keşke bunu bilmiş olsalardı da ahiretin cennet kısmını kazanmak için gayret gösterseler, cennete götüren uçak biletini alsalardı.

-Nedir o uçak bileti ve nasıl alınır?

-İmandır, İslamiyettir. Yani imanın altı ana esasına inanan bir mümin olmak ve İslam’ın farz olan ibadetlerini yerine getiren, Allah’ın hakkını hürmetle, kulların hakkını şefkatle veren bir Müslüman olarak yaşamaktır. Böyle oldunuz ve böyle yaşadınız mı cennete götüren uçak biletini almışsınız demektir. Ölüm, inanan ve Müslümanca yaşayanlar için cennete götüren uçağın kalkış saatidir. İnanmayan ve Müslümanca yaşamayanlar için de cehenneme götüren vasıtanın hareket saatidir. Herkes her an hazırlıklı olsun diye vasıtaların kalkış saati belirtilmemiştir.

Ayrılmak istemediğimiz bu dünya, ahiretin ve ahiretteki cennetin yanında ancak bir çakıl taşı olabilir. Hadis-i şerifte de bu dünya ile öbür dünyanın karşılaştırılması yapılırken buyurulmuş ki: “Ahirete göre dünya, sizden birinizin parmağını okyanusa daldırması ve geri çekmesi halinde o okyanustan parmağına ne kadar su bulaşırsa ahiretin yanında dünyanız odur.” [2]Bkz. Müslim, Cennet, 55 Yani okyanustan parmağınıza bulaşan su kadardır. Onun içindir ki Allah: “وَلَلْاٰخِرَةُ خَيْرٌ لَكَ مِنَ الْاُو۫لٰىۜ =Elbette ahiret, senin için dünyadan daha hayırlıdır.” [3]Duha, 93/4 بَلْ تُؤْثِرُونَ الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا وَالْاٰخِرَةُ خَيْرٌ وَاَبْقٰىؕ

“ Siz (bütün gücünüzle) dünya hayatını tercih ediyorsunuz, halbuki ahiret çok daha hayırlı ve süreklidir.” [4]A’la, 87/ 16-17 Buyuruyor.

Allah bizi anne karnı gibi dar bir dünyadan nasıl şu geniş dünyaya getirdi ise, ahirete göre bir anne karnı kadar olan şu dünyadan da genişliği yer-gök arası kadar olan bir dünyaya yani cennete [5]Bkz. Al-i İmran, 3/133 götürmektedir. Asla ve asla imansız ve ibadetsiz kalmamak lazım. İnansanız da inanmasanız da gideceksiniz. İnanarak ve İslam’ın kurallarına uyan bir Müslüman olarak gitmek lazım. Unutmayalım, inanmamak ahirete gitmeye değil, cennete girmeye engeldir.

Sen anne karnında iken nasıl bu dünyanın nimetlerinden istifade edesin diye cihazlarla, alet ve edevatla donatıldı isen ahiretin nimetlerinden istifade edebilmen için de ruhuna Allah, ahirete münasip yeni ve eskimeyen elbise, yaşlanmayan beden giydirecek, ahiretteki cennetin nimetlerinden istifade edebilmek için de eskimeyen o elbiseye türlü türlü cihazlar takacaktır. Yeter ki insan inansın. Allah’ın kurallarına boyun eğsin. Yeter ki insan onun yolunda olsun, onun yolunda kalsın, onun yolunda ölsün. Böyle olmaz, böyle kalmaz ve böyle ölmezse, iki dünyanın da cennetinden mahrum kalır. Bu da iki dünyanın cehennem olması demektir. Bu akıbetten Allah’a sığınırız.

Dipnotlar

Dipnotlar
1 Ankebût, 29/64
2 Bkz. Müslim, Cennet, 55
3 Duha, 93/4
4 A’la, 87/ 16-17
5 Bkz. Al-i İmran, 3/133

Diğer Makaleler